ARABESQUE Fırtınası

Şahsen küçümlüğümden beri Orhan Gencebay dinleyen birisiyim.Arabesk adıyla ilk ozmanlar tanışmış oldum.İlerleyen zamanlarda çok adı ister arabesk diye söylensin ister fantezi bu dallarda bir çok şarkıcı sanatçı tanıdım.Hatta bu tarz müzik dinleyicileri arasında "DAMAR" diye tabir edilen ağır arabesk parçalarıda dinledim.Bunları yaparken diğer müzik tarzlarıda unutmuş değildim elbet.Ülkemizde Rock dalında olsun Pop dalında olsun bir çok ismi tanıyordum onlarıda dinliyordum. Kanımca 90'lar arabesk daha öne çıkar gibiydi.2000'lerle beraber gelişen müzik sektöründe Underground denilen tarzlar ön plana çıktı.Pop dalı bile çok değişmiş alabildiğince hit olmuştu.Arabesk denilen tarz ne kadar devam etsede popülitesini yavaş yavaş düşürmüştü.Özellikle 2004-2005'ten sonra Ceza ve Saqopa Kajmer gibi isimlerin çıkmasıyla ön plana çıkan Rap müziğiyle arabesk iyice unutulmuştu.Hatta Liselerde eskiden Cengiz Kurtoğlunun LİSELİM'in dinlediği dönemler geride kalmış.FARK VAR,İSTİSNALAR KAİDEYİ BOZMAZ'lar revaştaydı.Arabesk denen müzik türü iyice küçümsenir bir vaziyet bir hal almaya başlamıştı.Fakat yinede Ogün Şanlısoy gibi bir rockçı bir Ferdi Tayfur bestesini kendine has tarzıyla geliştirip büyük patlama yapmıştı.Aslında arabesk küçümsencek bir şey değildi.Geliştirilmeye açık kıymeti bilindiğinde kendisine kazanç veren bir nimetti.Bu küçümseme aslında eskidende vardı.Özellikle bu müziğin ülkemizdeki kurucusu olarak lanse edilen Orhan Gencebay bu işten çok çekmişti.Yıllarca TRT'den uzaklaştırılmış radyolarına sokulmamıştı.Ancak halk plaklarını kasetlerini alarak adeta devleştirdi kendisini.Aylar yılları kovaladı.Dün TRT'ye giremeyen Orhan Gencebay'ın bugün şarkıları girdi.Bugün bakıyorum bir çok sanatçı artık Arabesk(fantazi) denen türle barışmaya haşır neşir olmaya başladı.Mesela son yıllarda Pop-Slow dalında yıldızı parlamış isimler. Göksel,İzel,Işın Karaca,Ferhat Göçer. Yıl 2010. Göksel,İzel,Işın Karaca'nın yeni albüm çıkardıkları yıl.Göksel'in albümünün ismi.Hayat Bir Rüya Gibi.Şarkının orjinal ismi KABAHAT SENİ SEVENDE.Bu bir Orhan Gencebay klasiklerinden biri.Nostaljik değerinden hiç bahsetmiyorum bile.İzel JAZZNAĞME adında bir albüm çıkardı ve albümde yine nostaljik değeri yüksen olan bir Orhan Gencebay parçasını seslendirdi "AKŞAM GÜNEŞİ".Işın Karaca'da "Arabesque" adlı albümünde "Dert Bende Derman Sende" parçasıyla şu sıralarda çok parladı.Ayrıca o albümde Orhan Gencebay'ın Hor Görme Garibi adlı parçasını seslendirdi.2010 Yılı adeta Türk müziği açısından Arabesque Fırtınası olarak geçiyor.Son olarak en son gördüğüm Şevval Sam. Geçtiğimiz Yıllarda Karadeniz Türküleriyle parladığını biliyoruz.Son çıkardığı "HAS ARABESK" adlı albümünde bir çok değerli Arabesk-Fantezi türünde parçalara yer vermiş.Yine Orhan Gencebay'ın önemli eserlerinden biri olan "BENİM DÜNYAM"ı seslendirmiş.Geçtiğimiz yıllardada Ferhat Göçer Orhan Gencebay'ın "Gönül" isimli parçasını söylemişti.Bu parçayı daha önceden Zerrin Özer pop dalında dillendirmişti. Bugün ise Ferhat Göçer.En son ise Dj Hüseyin Karadayı Ferhat Göçer'in söylediğine bambaşka bir versiyon getirerek güzel bir çalışma ortaya koymuş.Hatta kliplendirmiş.PowerTürk'te 2010 Yılında bir klipte pop dalında bir şarkıda "Söz-Müzik : Orhan Gencabay" kelimelerini gördüğüm zaman anladım ne olduğunu.Orhan Gencebay ismi üstünde bu kadar çok durmanın sebebi ise Türk Müziğine yaptığı katkılar ve bıraktığı derin izlerden dolayıdır ki 2010 yılında oldukça iyi anlaşılmaya başladı.Bu arada Funda Arar ve Kıraç'ta programlarında ve değişik yerlerde söyledikleri Orhan klasikleriyle adını duyurdular.Özellikle Facebook'da bu 2linin SEVEREK AYRILALIM parçasını seslendirmesi çok revaşta görünüyor (paylaşımda) .Elbette yıllarca Arabesk diye küçümsenen meredin altında ezilip unutulan bir çok değerli Sanatçılar var.Mesela bir Selami Şahin. Zeki Müren'e verdiği bir MUHTACIM bestesi bile yeter.Ne kadar kalitesi bir isim olduğu anlaşılır.Yavaş yavaş böyle isimlerin değerleri anlaşılır oldu. Özellikle Ceza Müslüm Gürses ile, Sagopa Kajmer'inde Samsunlu hemşerisi olan Orhan Gencebay ile düet yapmak istediklerini ve üstadlıklarını ustalıklarını kabul ettiklerini kendi ağzımdan duymak çok sevindiriciydi.2010 yılına geldiğimizde artık yaşanan birşey var.Oda müzikte Zıt kutupların birbirleriyle kaynaşması.Birbirlerini küçümsemek yerine birbirlerini olduğu gibi kabul ederek faydalanması ve türlerini zenginleştirilmesi.Bir Rock dinleyen adam yıllarca küçümsediği adamların parçalarını Rock tarzında dinleyince böyle değerler olduğunu farkediyor, bir ağır arabesk dinleyici mesela Müslüm Gürses'in Teoman'nın Paramparça isimli şarkının okuyunca Teoman'ı tanımış oluyor.Adeta sanki Doğu-Batı sentezi gibi birşey bu.Bunu son olarak 2010 Yılbaşı Gecesi NTV'i yaptı.Farklı tarzda sanatçılar bir araya geldi ve bir sentez oluştu.Bir Ferdi Özbeğen ile Bengü'nün DİLEKTAŞI'ını beraber söylemesi ve Ferdi Özbeğenin piyanosuyla eşlik etmesi, yıllardır küçük Emrah olarak bilinen Emrah'ın ünlü Rock grubu Gece Yolcuları'yla birbirlerinin bestelerini söyleyip düet yapmaları bambaşka olaylardı.2010'da artık ezilenler iktidar olmuştu diyebilirim.Umarım 2010'da gerçekleşen bu kazanım gelecek yıllarda devam eder.Farklı tarzların kaynaşmasıyla birçok farklı kitlelerde birbirleriyle kaynaşıyor.Bu hem müziğimize hemde toplumumuza büyük artılar katar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nasılda geçiverdi koskoca bir yaz mevsimi?

Bir efsaneydi : 105 Bayhan

Şebnem Ferah - Emrah - "Yağmurlar" -